29 Kasım 2014 Cumartesi

Sigara içmeyin :(

             Bir yabancı sanma dostum, benim; senin yalnızca ciğerlerine dolmakla yetindiğimi sandığın masum görünümlü dostun!
             İçine çektiğin andan itibaren seni oksijensiz bırakarak nabzını yükseltirim, daha hızlı nefes almaya başlarsın. Vücudunda hiçbir yer yok ki ben zarar vermeyeyim,  kanına geçer her yere sinsice dağılırım. Yavaş yavaş yıpratırım seni, benden kopman zordur bilirim. Nikotinimle beyininde ödül merkezinde dopamin salgılanmasının oluşturduğu haz duygusuyla tekrar tekar beni içine çekmene neden olurum.
              Diş etlerinde hastalıklara yol açar, diş etlerinin çekilmesine hatta dişlerinin dökülmesine, çürümesine ve nefesinin kötü kokmasına neden olurum. Tat ve koku alma duyularında azalmalara yol açarım. Bununla da yetinmem elbet kronik baş ağrılarıyla kıvrandırırım seni. Beynine giden oksijeni azaltır, vazokonstrüksiyon yapar seni felce kadar götürürüm. Beyin hücrelerini öldürür, hafızanı zayıflatır seni alzheimer hastalığıyla tanıştırırım. Göz merceğinin saydamlığını azaltarak katarakta neden olurum.
             Soluk borundan ve bronşlarından geçip ciğerlerine inerim. İnerken de boş durmam silyaları bozar peristaltik hareketi engellerim, epitele hasar veririm squamoz metaplaziyle korumaya çalışsan da sen kendini zamanla displazi izler onu ve kansere giden yolu başlatırım. İçimdeki hidrojen siyanidle bronşlarının çeperini yakar kronik öksürüğe neden olurum. KOAH (kronik obstrüktif akciğer hastalığı) yapar yaşam kaliteni azaltırım ve geri dönüşümsüzdür. Mukosilier ve surfaktan etkinliğini, makrofajların bakterisidal ve fagositer etkinliğini bloke ederek hem parankimal hem işlevsel bozukluklara neden olurum.
             Kalbine olan zararlarım YIKICIdır. Nikotinimle kan basıncını yükseltir zamanla hipertansiyon hastası yaparım  seni ve koagulasyonunu artırırım. Kalbin yorulur, büyür yine de yetmez bedenine. Damar yapılarını bozarım, koroner arter hastalığı yapbilirim, kan kolesterol seviyeni artırırım ateroskleroza neden olurum, kalbin beslenemez ve kriz geçirir. Ölürüm kurtulurum diye düşünme sakın. Periferik ateroskleroz yapar hayatı sana zehir ederim, bacaklarında gangren oluşmasına neden olabilirim. Embolilere neden olup felç geçirtirim yatalak  kalırsın. Vücudunda yatak yaraları açılır. Endotele verdiğim hasarlarla anevrizmalara da neden olabilirim. Hipertansiyondan yalnızca kalbin etkilenmez tabi böbreklere de zarar veririm, empotansa da neden olabilirim.
               Bana bağımlılara güzel bir cilt bakımı yaparım, zamanla soluklaşır ve kırışıklıkları artar cildinin. Hele bayanlar daha da duyarlıdır buna. Oksijenlenmenin azalmasıyla cildin beslenemez yeterince,  kolajen depolanmasını da azaltırım. A vitamini seviyesini azaltarak serbest  radikallare karşı korunmanı engeller yaşlanmanı hızlandırırım. Yaralarının iyileşmesini geciktiririm.
             Anti-östrojenik etkilerim de var  böylece deri kuruluğuna ve kısırlığa, erken menapoza, mensturasyon düzensizliklerine neden olabiliyorum. Osteoporoza yol açabilirim. Bayan hamileyse düşük  riskini arttırırım olmadı erken doğuma neden olurum , bebeğin gelişmesini de olumsuz yönde etkilerim. Benim en büyük zararımı %10-15 kilo eksikliği ve zeka geriliği ile anne karnındaki bebek görür.
             Özellikle bana bağımlı olan erkeklerde dolaşım bozukluğuna bağlı Burger Hastalığına neden olurum. Öyle bir hastalık ki bacakların kesilmesine yol açar. Beni içine çekmekte ısrarlıysa  eğer  kalçasına kadar bacakları bölüm bölüm  kesilir.
             Sevdiğim kanser türleri; akciğer başta gelmek üzere, dudak, ağız, gırtlak, nefes borusu, yemek borusu ve idrar torbasında yerleşir. Böbrek ve pankreas kanseri oluşumuna katkıda bulunurum. Mide ve rahim ağzı kanseriyle de ilişkilerim vardır.
             Mide asit düzeyini artırırım. Buna bağlı olarak mide, duodenumda ülser ve GÖR (gastroözefagial reflü) hastalığı sık görülür. Bu hastalıklar tedavi edilse dahi bana bağlı kalındığı sürece sürece sık sık tekrarlatırım. Bu hastalıkların uzun süre devamıyla mide-barsak delinmesi, mide kanaması gibi komplikasyonlara neden olurum.
            Ben yalnızca sana değil çevrene de zarar veririm, eşin çocukların pasif içicilerdir ve sana olan zaralarımı onlara da yapmaktan hiç geri kalmam. Onlarında bu saydığım ve saymadığım hastalıklara yakalanma riskleri bana hiç maruz kalmayanlara göre fazladır. Pasif içicilere kısa dönem etkim karboksihemoglobin veya tromboz üzerinden olurken, uzun dönem sürecek olan etkim endotel hasarı ve plak gelişimi ile olur.
             Gördüğün gibi dostum saçından tırnağına zararımı esirgemiyorum!
             Bu zehirden kurtulmanın birçok yolu var. Psikoterapi, hipnoz, nikotin replasmanı için nikotin bantları, nikotin sakızları ve inhaler nikotin uzman gözetiminde kullanımı, akapunktur, soğuk lazer terapisi, hasta eğitimi, bireysel ya da grup terapileri, ters güdülenme, tiksindirme, desensitizasyon ve duygusal deprivasyon uygulanabilir. Farmakolojik olarak nikotin içermeyen antidepresif bir ilaç olmakla beraber noradrenerjik ve dopaminerjik etkinliği bulunan ‘Bupropion HCL’ kullanımı seçenekler arasında.

             Hekimlerin bu konudaki desteği dört aşamada değerlendirilebilir: Sorgulama, öneri, tedavi ve izleme. Özellikle birinci basamakta çalışan hekimlerin sigara bırakma konusunda duyarlı olmaları çok önemlidir. Hekimlerin yönlendirdiği ve olguların en az altı ay izlendiği yirmisekiz sigara programının analizinde; hekimlerin yalnızca hastaya sigarayı bırakmayı öğütlediği 15 programın ortalama başarısı %5, hekimlerin hastaya sigaranın bırakılmasaı için yoğun destek verdiği 13 programın ortalama başarısı %29 olarak saptanmıştır.



2012 yılında medicinexpress dergisinde yayınladığım yazımdan alıntıdır.
http://www.medicinexpress.org/sigaranin-zararlari/

1 yorum: